Kırkgöz Köprüsü tarihe meydan okuyor

Kırkgöz Köprüsü tarihe meydan okuyor

Kırkgöz Köprüsü, Afyonkarahisar'ın Bolvadin ilçesinde 1150'de yapı edildi.

Kırkgöz Köprüsü, Afyonkarahisar'ın Bolvadin ilçesinde 1150'de yapı edildi. Bu köprü, ilk kez Mimar Sinan tarafından olmak üzere dağıtılmış tarihlerde restore edilse de hala ihtişamını koruyor. İlçe merkezine 7 kilometre uzaklıkta Akarçay Nehri üzerine 869 yıl önce Bizans İmparatoru 1. Manuel Kommen göre yaptırılan tarihi köprü, 40 gözlü inşa edildi. Kanuni Sultan Süleyman'ın Bağdat ve İran seferlerinde Mimar Sinan'ın elinden geçen Kırkgöz Köprüsü, uzunluğu artırılarak 64 göze çıkarıldı. Mimar Sinan'ın bir namazgah ile suya inmek için mermer merdiven de yaptırdığı köprünün inşasında, bazalt, andezit ve misket devşirme taşlarının kullanıldığı görülüyor. Kemerlerinin orta kısmı daha geniş ve sivri tonozlu, uçlara dürüst ise küçük ve basık görünen köprünün, bugün 57 gözlü kalmasına rağmen, moloz dolgu üzerine kesme taşlı, yanları dikdörtgen biçiminde bloklarla tek sıra korkuluklu yapıldığı biliniyor. Afyon Kocatepe Üniversitesi (AKÜMÜLATÖR) Fen Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Güler yaptığı açıklamada, köprünün Roma döneminden itibaren İstanbul'dan Yemen'e uzanan kuzey-güney kervan yolunun önemli geçiş noktalarından olduğunu söyledi. Afyonkarahisar ve bölgesinin Selçuklu'nun himayesine girmesinden sonradan köprünün belli başlı yol güzergahı olarak kullanıldığını dile getiren Güler, ticaretin canlı olduğu Osmanlı Devleti zamanında ise köprünün, İpek Yolu ve hac yolu olarak sürekli hareketli bir geçiş noktası durumunda bulunduğunu vurguladı. Güler, köprünün, Mimar Sinan'ın elinin değdiği, Afyonkarahisar'daki nadir eserler arasında olduğunu belirtti. Köprüyü 64 göze çıkaran ustanın Mimar Sinan olduğuna dikkati çeken Güler, "Tarih meraklıları, Kırkgöz Köprüsü'nü incelediklerinde Mimar Sinan'ın yazdırdığı kitabeyi de görebilir. Bugün köprü, her ne dek yol güzergahının dışında kalsa da tarihi misyonuyla, asırlara meydan okuyan sağlamlığıyla dikkati çekmektedir. Hem otantik bir inşa olduğu için ziyaretçilerden alaka görmektedir." dedi. Kırkgöz Köprüsü'nün turizme kazandırılması için 2 sene önce sempozyum düzenlediklerini ve Vakıflar Genel Müdürlüğü ile kentteki lokal yöneticilere teklifler sunduklarını anlatan Güler, "İyi bir veri, altyapılar ve tanıtımla köprü, turizme hazırlanmış olan bir tarihi eserdir." diye konuştu. Büyük Kasaba merkezindeki Akarçay Nehri üzerine, 1209'da Oğuz oğlu Sabıküddin Ebül Vefa İlyas Bey göre yaptırıldığı aşina Altıgöz Köprüsü ise Anadolu Selçuklu Devleti'nin birincil mimari eserleri arasında yer alıyor. Köprü, ismini, ikisi yuvarlak, dördü sivri almak üzere 6 kemerli gözünden alıyor. Köprüde, moloz taş dolgu üzeri, iri kesme taş kaplamalı taşların yanı sıra bugünkü ismi Sülün beldesi olan, antik Roma döneminde "Prymessos" denilen şehirdeki tiyatronun basamaklarından devşirme taşların kullanıldığı görülüyor. Bugün öyle kullanılmayan köprünün kitabesinin sol tarafında ufak ve girift 8 satır Arapça harflerle girift yazılar bulunduğu ancak okunamadığı biliniyor. AKÜMÜLATÖR Fen Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mehmet Güneş, köprünün, Osmanlı Devleti zamanında 1891'de onarımdan geçirildiğini belirtti. Güneş, Cumhuriyet dönemi ile 1980'li yıllarda iki kez restore edilen köprünün kitabesinin Karayolları Genel Müdürlüğünce orijinal yerine yerleştirildiğini kaydetti.

HABERE YORUM KAT

UYARI: Sizlerin seslerinizi duyurabilmek için yorum yapmayı ihmal etmeyin. Dikkat çeken yorumları sizlerin sesinizi duyurmak için haberleştiriyoruz. Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.